Son yıllarda Work and Travel şirketi sayısının anormal bir biçimde artmış olması, özellikle yeni açılan ya da sektörde yer edinmeye çalışan şirketlerin müşteri çekmek için oldukça ilginç ve bir o kadar da anlamsız ticari faaliyetler göstermesine neden oluyor. Özellikle “ŞOK edici kampanyalar” vs. ile başlayan bu harekete şimdi bir de promosyonlar eklendi.
Vapurlarda ya da trenlerde yolculuk yaparken görmeye alışkın olduğumuz işportacıları bir gözünüze getirin. Çoğu zaman çok dışarıdan tekini bile alamayacağınız fiyata o ürünün benzerinden 5er, 10ar tane satarlar. Hatta bunla da kalmayıp yanında ayrı bir malı da bedavaya verirler. Bir hata edip bunları aldıktan bir süre sonra ise ucuz diye aldığınız ürünün de yanında bedavaya aldığınız parçanın da bir işe yaramadığını görür, paranızın boşa gittiğini anlarsınız. İşte son günlerde ticari hayal gücü ve kabiliyeti bu işportacıları bile geçemeyen bir kısım Work and travel şirketi, work and travel gibi bir programı da aynı zihniyetle pazarlamaya çalışıyor. Bunu yaparken kimi WAT alana dil kursu bedava diyor, kimi WAT alana New York’ta limuzin hatta helikopter turu bedava diyor. Kimileri ise bunu, herkesi “ŞOK” edeceğini düşündükleri fiyatlar vererek ya da banka gibi WAT kredisi verdiklerini iddia ederek yapmaya çalışıyor.
Bir düşünün… Elinde gelen adaylara gösterecek nitelikli bir işi, güçlü bir sponsoru, tercih edilen bir markası ve yılların getirdiği prestijli bir adı olan hangi şirket bunu yapar? Türkiye’de belli başlı , tanınmış ve istikrarlı bir hizmeti olan hangi şirket bu tip tuhaflıklar yapıyor? Cevap basit.. Eğer kendinize ve şirketinize güvenmiyorsanız, bu tip numaralar yapmadan kimseyi çekemeyeceğinizi düşünüyorsanız yaparsınız bunları.
Her ürün ve hizmetin bir maliyeti vardır. Ve her ticari kuruluş, devamlılığını sağlayabilmek ve hizmet kalite standartlarını sürdürebilmek için belirli bir karlılıkla çalışmak zorundadır. Bu da birçok ürün ve hizmet için belirli bir ortalama satış fiyatı oluşturur. Güvenilir ürün ve hizmetler bu fiyat aralıklarında alınırlar. Atalarımız bir ” ” etin yahnisi…” diye başlayan sözler söylerken bunu anlatmaya çalışmışlardır.
Son zamanlarda televizyonlarda bile bunla ilgili birçok program yapılıyor. Sözgelimi son zamanlarda yapılan bir programda kilosu 5TL ye satılan sucuklardan bahsediliyordu. “Ne alakası var şimdi” diyeceksiniz belki ama, aslında neredeyse bire bir oturuyor. Etin kilosunun 16-20 TL olduğu bir ortamda, sucuğun kilosu nasıl 5TL olabilir ki? Ya da o gerçekten sucuk mudur? Ya da içinde et var mıdır? Aklı başında bir alıcı, sucuk bile alırken bunun olması gereken bir min. alım fiyatı olması gerektiğini bilir!
Work and Travel da bundan farklı değil. Bir şirketin program maliyetlerini, şirket giderlerini ve hizmet kalitesini koruyup sürdürebilmesi için work and travel programını ortalama 1200 – 1500$ arası bir fiyata satması gerekir. Fiyat farkını da size verilen iş, bölge özellikler ve şirketin kalite ve güvenlik standartları belirler. Bu rakamların altında satılan work and travel ise size alırken ekonomik gibi gözükse de, bunun acısını daha sonra edeceğiniz zarar ve yaşayacağınız mağduriyetlerle ödersiniz. Bu yaz gazete ve televizyonlara kadar taşınan, Kunta Kinte resimleriyle özdeşleştirilen work and travel öğrencileri buna en iyi örnektir.
Sonuç olarak, sıklıkla anlatmaya çalıştığımız gibi, Work and Travel kapı kapı gezip en ucuzunu arayı almanız gereken bir program değildir. Çok ciddi tecrube ve kurumsallık isteyen zor bir organizasyondur. Kararınızı ŞOK edici fiyatlar, indirimler ve promosyonlara göre vermeniz, Amerika maceranızı para vererek satın alacağınız bir kabusa dönüştürebilir.